• Cancel
    Filter
Filter

51. Müzayede Kitap

OSMANLICA ve TÜRKÇE KİTAPLAR İSTANBUL ve İZMİR ile ilgili KİTAPLAR ERMENİCE, RUMCA KİTAPLAR NADİR SÖZLÜKLER OSMANLI ve TÜRKİYE ile ilgili KİTAPLAR

Currency Converter:
Lot: 574 » Kitap

Paul de Régla [Pierre A. Desjardin], LES MYSTÈRES DE CONSTANTINOPLE, P. -V. Stock, Paris, 1897. vii, 300, [1] s, 18 x 12 cm, sırtı deri kapakları karton cildinde.
Kitap, İstanbul’un belki de tarihindeki en bunalımlı dönemini yazarın hayal dünyasına bağlı olarak anlatan bir anı-roman şeklindedir.
Kitapta sultan 5. Murad’ın II. Abdülhamid’e karşı savunması yapılırken dönemin tarihi olayları yazarın hayal dünyasının bakışı
ile anlatılmaktadır. Tüm olayların tasviri yapılırken yaşanılan fırtınalı bir aşkın betimlemesi de unutulmamıştır. Kitap, Avrupalı
bir yazarın şahit olduğu olayları yanlı ve şartlanmış bir biçimde anlatıyor olması açısından önemlidir. Paul Régla’nın (1838-?)
asıl adı Paul Andre Desjardin’dir. Cezayir’de doğmuştur. Hayatı hakkında çok az bilgi vardır. Gençliğinde bir ara askerî hekimlik
yaptıktan sonra sivil hayata geçip Paris’te bir elektro-terapi enstitüsü kurmuş ve 1869’da bir tıp ve edebiyat dergisi yayımlamaya
başlamıştır. 1886-1889 arasında İstanbul’da bulunan Régla’nın geliş nedeni bilinmemektedir. Büyük bir olasılıkla mesleğini burada
da sürdürmüş, ancak II. Abdülhamid’in ilk döneminin saray dedikodularına ve mason olduğu için, 5. Murad’ı kurtarma çabalarındaki
mason localarının girişimlerine karışmıştır. Bundan dolayı Sadrazam Kamil Paşa’nın hışmına uğramış ve Fransa’ya dönmek zorunda
kalmıştır. Bundan sonraki hayatının büyük bir kısmını II. Abdülhamid rejimini suçlayan kitaplar yazmakla geçirmiştir. Régla’nın
yapıtları, 19. yüzyılın sonlarında, Avrupa ve özellikle Fransa kamuoyunda Türkiye hakkında yapılan değerlendirmelerinin kaynakları
arasında yer almıştır.

Details
Lot: 593 » Kitap

H[arrison]. G[riswold]. Dwight, CONSTANTINOPLE OLD AND NEW, Charles Scribner’s Sons, New York, 1915. xxi, 567 s, metin içinde 150 fotoğraf, 23.5 x 16 cm, lüks deri cildinde.
Bu kitap birçok önemli özelliğin bilinçli bir kompozisyonudur. 16 bölümden oluşan kitabın ilk bölümünde çarşılarıyla, pazarlarıyla, hamamlarıyla satıcılarıyla, Péra, Haliç, Köprü, Mısır Çarşısı, sokakları süsleyen asmalar, mor salkımlar ve akasyalarıyla İstanbul tanıtılmıştır. Bu bölümde İstanbul kahvehaneleri, kahvenin ülkeye gelişinden başlayarak, eski yazarların ona school of knowledge (mekteb-i irfan) demelerindeki hikmetin açıklanması, kahvenin mekânı, kahvehaneye giriş, çıkış, kahve ısmarlama, gün içindeki işlerliği, tavla ve kağıt oyunları, kahve, nargile, çay ve su içmenin adabı, kahvehane erkânı, kahveye giren bir yaşlıya ayağa kalkarak saygı gösterilmesi ve baş köşeye oturtulması, kahvehanenin haberleşme ve dertleşme fonksiyonlarının yanı sıra son zamanlarda eski esnaf locası fonksiyonunu da üstlenmesi gibi sosyal, etnik, ekonomik ve kültürel yönleriyle Osmanlı medeniyetinin bir unsuru olarak bağımsız bir inceleme sayılabilecek kadar geniş bir biçimde anlatılmıştır. Sonrasında sırası ile Cami Avluları, Eski İstanbul, Altın Boynuz, Muhteşem Cemaat, Altın Şehir, Boğaz’ın Bahçeleri, Ramazan Ayı, Müslümanların Dinî Bayramları, Geçit Törenleri, Rumların Bayramları, Çeşmeler, Bir Türk Köyü, 1908 Devrimi, İstanbul’un Alınması 1908 ve Savaş Dönemi 1912-1913 başlıklı bölümler sıralanmakfadır. Bağımsız bölümler halinde Müslümanların ve Rumların bayramlarını, törenlerini, ziyafetlerini yazan yazar, mermer üzerine oyulmuş meyva tabağı, çiçek buketleri gibi naif motiflerle süslenmiş hoş selsebilleri, çeşmeleri, havuzların ayrıntılarını başka hiçbir yerde yayınlanmamış fotoğrafların eşliğinde tanıtmaktadır. Çoğu hiçbir yerde basılmamış 150 fotoğrafa yer veren eserin sonuna bir de İstanbul bibliyografyası eklenmiştir. Amerikan anlayışına göre oldukça ilkel olarak tanımladığı İstanbul evlerini ve evlerin numarasız oluşunu sokaklara isim verilmeyişini buna rağmen bir adres sorununun yaşanmamasını şaşkın bir ifadeyle aktaran yazar İstanbul’un özellikle günlük yaşamı üzerine yoğunlaşmıştır. Dwight İstanbul’da ramazanı “Güneşin gökyüzünde olduğu sürece gerçek müminlerin dudakları arasından hiçbir yiyecek veya içecek maddesi geçmez. Bir sigaranın tatlı avuntusuna bile müsade edilmez. Ancak batışını haber veren topun ateşlenmesinden bir beyaz saç telinin siyahından ayırt edilebildiği aydınlığa kadar yiyip içilir” sözleriyle anlatıyor. Kitabın sonuna, Masters of Constantinople (İstanbul’un sahipleri) başlığı altında Megaralı Bizas’tan Osmanlı döneminin sonuna kadar şehirde hüküm sürmüş hükümdarların isimlerinin verildiği bir bölüm eklenmiştir. Sonrasında A Constantinople book-shelf (İstanbul kitap rafı) adı altında İstanbul ile ilgili 175 kitabın künyesinin verildiği bir bibliyografya eklenmiştir. Harrison Griswold Dwight (1890-1959) İstanbul’da doğmuştu. Babası bir misyonerdi. Robert College’de ve Amherst College’de tahsil gördü. Versailles’de Savaş Konseyi’nde çevirmenlik, Paris Barış Konferansı’nda sekreterlik yaptı. Devlet Bakanlığı’nda protokol görevlisi olarak çalıştı. Eserleri arasında Constantinople, Old and New (1915), Stamboul Nights (1916), Persian Miniatures (1917), the Emperor of Elam and Other Stories (1930) isimli kitaplar bulunmaktadır. Ülkemizi ilgilendiren iki eserinden yalnızca Stamboul Nights’ın Türkçe çevirisi yayınlanmıştır (İstanbul Geceleri, Ankara, 1998).

Details
Lot: 594 » Kitap

CONSTANTINOPLE: SETTINGS AND TRAITS, H.G. Dwight, New York & ondon, Harper & Brother, 1926. XXIV, 581 s.
Çoğu başka hiçbir yerde yayınlanmamış 150 fotoğrafla İstanbul. Harrison Griswold Dwight (1890-1959) İstanbul
doğumludur. Robert College’de ve Amherst College’de tahsil gördü. Versailles’de Savaş Konseyi’nde çevirmenlik,
Paris Barış Konferansı’nda sekreterlik yaptı. Devlet Bakanlığı’nda protokol görevlisi olarak çalıştı. Eserleri arasında
Constantinople, Old and New (1915), Stamboul Nights (1916), Persian Miniatures (1917), the Emperor of Elam and
Other Stories (1930) isimli kitaplar bulunmaktadır. Harper’s Monthly, the Atlantic Monthly ve National Geographic’de
çeşitli makaleleri yayınlanmıştır. Dwight uzun yıllar yaşadığı İstanbul’u kitabında oldukça hoş bir dille anlatır. Çarşılarıyla,
pazarlarıyla, hamamlarıyla, sokak satıcılarıyla, Pera, Haliç, Köprü, Mısır Çarşısı, Boğaziçi, Müslüman ve Rum âdetleri,
sokakları süsleyen asmalar, mor salkımlar ve akasyaları ile İstanbul çok canlı bir üslupla okuyucu ile buluşturulmuştur.
İstanbul’un kahve kültürü dünü ve bugünü ile ayrıntılı olarak ele alınmıştır. Yüzyılın başındaki İstanbul’u bol göresel
malzeme ile tüm yönleri ile tanıtan bu kitap müzayedelerde her zaman rağbet gören önemli ve seçkin bir İstanbul kitabıdır.
Daha önce farklı bir başlıkla (Constantinople Old and New, New York, 1915) ismiyle basılan eser gözden geçirilerek
yeni bir başlıkla tekrar basılmıştır. Çoğu hiçbir yerde basılmamış 150 fotoğrafa yer veren eserin sonuna bir de İstanbul
bibliyografyası eklenmiştir. Amerikan anlayışına göre oldukça ilkel olarak tanımladığı İstanbul evlerini ve evlerin numarasız
oluşunu, sokaklara isim verilmeyişini buna rağmen bir adres sorununun yaşanmamasını şaşkın bir ifadeyle aktaran yazar
İstanbul’un özellikle günlük yaşamı üzerine yoğunlaşmıştır. Dwight İstanbul’da ramazanı “Güneşin gökyüzünde olduğu
sürece gerçek müminlerin dudakları arasından hiçbir yiyecek veya içecek maddesi geçmez. Bir sigaranın tatlı avuntusuna
bile müsade edilmez. Ancak batışını haber veren topun ateşlenmesinden bir beyaz saç telinin siyahından ayırt edilebildiği
aydınlığa kadar yiyip içilir” sözleriyle anlatıyor.

Details
Lot: 596 » Kitap

Edwin A[ugustus]. Grosvenor, CONSTANTINOPLE, Little, Brown and Company, Boston, 1899 (2. baskı). 2 cilt: xxii, 413 s; xiii, 417-811 s, metin içinde 200’den fazla fotoğraf ve resim, 24 x 17 cm, bez ciltlerinde.
Bizans ve Osmanlı İstanbul’unu anlatan kitapların en ünlülerinden (2 cilt)...
İstanbul’un tarihi üzerine genel eser. Ünlü Grosvenor ailesinden olan E. A. Grosvenor (1845-1936), uzun yıllar İstanbul Robert Kolej’inde öğretmenlik yapmıştır. Dönemin
Müze-i Hümayun müdürü Osman Hamdi Bey ve arkeolog Paspati gibi kentin tarihini ve arkeolojisini iyi bilen kişilerle tanıştı. Bunların da teşvik ve katkıları ile elimizde bulunan
İstanbul’un tarihi topoğrafyası üzerine yazılmış en önemli kitapların biri olan Constantinople kitabını kaleme almıştır. Kitap, baskı tekniği, bilgilerin güvenirliliği, görsel
malzemelerin bolluğu açısından büyük ilgi görmüştür. Yazar, İstanbul’un Bizans ve Türk dönemi mimari yapılarını, toplumsal yaşayışı ayrıntılarıyla yansıtmayı başarmıştır.
Kiliseler, camiler, türbeler, surlar, saraylar, hanlar, hamamlar, çarşılar, 1880’li yıllarda çekilmiş 200’den fazla fotoğrafla zenginleştirilmiştir. 1. cildin 70 sayfa tutan ilk üç
bölümü İstanbul’un tanıtımı ve Bizans ile Osmanlı dönemlerindeki tarihine, hemen ardından gelen üç sayfalık bölüm devrin padişahı II. Abdülhamid’e ayrılmıştır. Takibeden
bölümlerde Haliç ve köyleri, Galata, Péra, Boğaziçi, Üsküdar, Kadıköy, Adalar, Bizans’ın o döneme ulaşamayan hamamları, forumları, sarayları, kiliseleri, hipodromu ile
günümüze ulaşan Valens kemeri, sarnıçlar, zindanlar, sütunlar, Galata Kulesi, camiye çevrilmiş kiliseler anlatılmaktadır. 2. cilt camiye çevrilmiş kiliselerle başlamakta, bu
bölümde 24 Bizans kilisesinin akıbetleri, yazıtları, mozayikleri, çağdaş ve geçmişteki durumlarını gösteren gravürler, çizimler ve fotoğraflarla güçlendirilerek ayrıntıya
inilerek anlatılmaktadır. Hemen ardından gelen hacimli bölümde Aya Sofya incelenmiştir. Diğer bölümlerde İstanbul’un surları, Haliç, Marmara ve Kıt’a surları olmak üzere
üç kısımda, 22 selatin, valide ve vüzera camisi ve türbe ayrı ayrı ele alınarak incelenmiş, sonra diğer camiler, saray ve müzeler etraflıca anlatılmıştır. İstanbul konulu antika
kitap koleksiyoncuları için vazgeçilmez bir kitaptır.

Details
Lot: 597 » Kitap

THE BEAUTIES OF THE BOSPHORUS Miss [Julia], Pardoe; drawings by William H. Bartlett, London, George Virtue, 1839. xii, 172 s, 79 adet siyah beyaz gravür içerir, döneminin şık bez cildinde.
Miss Julia Pardoe (1806-1862) 1835 yılında İstanbul’a geldi. Gerçek amacı Yunanistan, Türkiye ve Mısır’ı görmekti. Ancak, İstanbul’a gelince şehrin büyüsüne kapılarak
dokuz ay boyunca İstanbul’da kaldı. Sultan II. Mahmud’un başta olduğu bu dönemde İstanbul’un eşsiz doğa güzellikleriyle dolu Boğaziçi’ni, halkın eğlence yerlerini, anıtlarını
ve çarşılarını dolaşmış, bayram ve Saray’ın düğün alaylarına katılmış, çeşitli sosyal konumdaki kişilerin konaklarında bulunmuştur. Ayrıca Bursa ve Uludağ yöresine de
gitmiştir. Bütün bu yaşadıklarını büyük yansızlıkla yazıya döken, doğa ve şiir tutkunu Miss Pardoe, gördüklerini en ince ayrıntısıyla adeta resmeder gibi betimlemiştir.
Özellikle Batı’da var olan Osmanlı ile ilgili yanlış ve olumsuz kanıları, haksız önyargıları silmiştir. Eşsiz gözlem gücü, ince sezgi kabiliyeti ve derin duygu yoğunluğu, ülkemizi ve
insanlarını bütün içtenliğiyle sevip sarılmasıyla birleşince bu eşsiz kitap ortaya çıkmıştır. Kitabın gravürlerini çizen William Bartlett (1809-1854) ünlü İngiliz gravür sanatçısıdır.
1840’ların ortalarından itibaren Balkanları ve Ortadoğu’yu gezdi. 1835 ile 1852 arasında Amerika’ya dört seyahat yaptı. İlk resimleri 1831-1833 yıllarında Londra’da
Kraliyet Akademisi’nde sergilendi. Kitaplara çizdiği desenlerle tanındı. Bu alandaki istekler dolayısıyla birçok ülkeyi gezdi. Bartlett, J. Pardoe’nin kitabını resimlemek için
1835’te İstanbul’a geldi. Hazırladığı gravürler İstanbul’un o yıllardaki görünümünü aksettirmesi bakımından bugün birer belge durumundadır. Çelik baskı bu gravürler değişik
hakkaklar tarafından işlendiğinden kaliteleri farklıdır. Ayrıca hakkaklar gravürleri zaman zaman orijinallerinden değişik biçimde işlemişlerdir. Bartlett’in büyük bir ustalıkla
çizdiği resimler Miss Pardoe’nin mükemmel metni ile birleşince bu eser gravürlü İstanbul kitapları arasında müstesna bir yere sahip olmuştur.

Details
previous
Go to Page: / 36
next